Seminer hizmeti konaklama ve yemek hizmeti dahil alındığında harcırahı aşan kısmı kamu zararı olur mu?

Yayın Tarih: 14.01.2020 08:01
Özet

Bu durumda, İdarenin, kendi imkânlarıyla temin edemediği mesleki eğitim hizmetlerini, hizmet alımı yoluyla sağlaması imkânı bulunmakla beraber, eğitime katılan personele ilişkin barınma, yiyecek ve ulaşım hizmetlerinin ise 6245 sayılı Kanun hükümlerine göre geçici görev yolluğu ödemek suretiyle karşılaması gerekmektedir. Katılımcıların, her şey dâhil tam pansiyon ve açık büfe sistemiyle ağırlandığı konaklama bedelini de içerecek şekilde adı geçen Derneğe toplam ... TL ödeme yapıldığı görülmüştür. Oysa yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca; seminer hizmeti için 4734 sayılı Kanuna göre ayrıca ödeme yapılması, konaklama ve yemek bedelleri için ise 6245 sayılı Kanuna göre ödeme yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla, konaklama ve yemek hizmetinin, seminer hizmeti kapsamında alınmaması ya da bu kapsamda alındığı takdirde harcırah/ mukabili olarak konaklayanlara ödettirilmesi gerekmektedir. Bu itibarla 6085 sayılı Kanunun 26. maddesi hükmü gereğince Başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlamış olması suretiyle; 6245 sayılı Kanun uyarınca ödenmesi gereken bedeli aşan miktarın kamu zararı oluşturması nedeniyle 54 sayılı ilamın 8. Maddesiyle verilen hükmün yeniden hüküm tesisini teminen BOZULARAK dairesine tevdiine, oyçokluğuyla( üyeler ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’ın karşı oylarıyla)


Kamu İdaresi Türü Belediyeler ve Bağlı İdareler
Yılı 2016
Dairesi 5
Dosya No 43515
Tutanak No 45451
Tutanak Tarihi 19.12.2018
Kararın Konusu Çeşitli Konuları İlgilendiren Kararlar İlgili Daire Kararı için tıklayın

 

Konu: Belediyede görevli bazı personelin düzenlenen seminerlere katılması ve ödeme evrakları içerisinde bu seminerlere ait Bakanlık izni olmamasına rağmen seminerlere ait giderlerin bütçeden ödenmesinden dolayı kamu zararı oluşmaması nedeniyle ilişilecek bir husus bulunmadığına ilişkin olarak Dairece verilen kararın Başsavcılık Makamınca temyiz edilmesi.

54 sayılı ilamın 8. Maddesiyle; … … Belediyesinde görevli bazı personelin … Derneği ve … Derneği tarafından düzenlenen seminerlere katılması ve ödeme evrakları içerisinde bu seminerlere ait Bakanlık izni olmamasına rağmen seminerlere ait giderlerin bütçeden ödenmesinden dolayı kamu zararı oluşmaması nedeniyle …TL ile ilgili olarak ilişilecek bir husus bulunmadığına karar verilmiştir.

Başsavcılık Temyiz Dilekçesinde;

“Yargılamaya Esas Raporun 8 inci maddesinde; … … Belediyesince … Derneği ve … Derneği tarafından düzenlenen seminerlere ilişkin ödeme evrakı içerisinde Bakanlık izni olmamasına rağmen seminerlere ait giderlerin bütçeden ödenmesi nedeniyle oluşan … TL tutarındaki kamu zararının tazminine hükmolunması talep edilmiştir.

Daire Kararında özetle; ödeme evrakı ve ekleri arasında Bakanlıktan izin alındığına dair bir belge bulunmadığının görüldüğü, konu bu yönüyle mevzuata aykırı olmakla birlikte kamu zararından bahsedebilmek için mevzuata aykırılığın yanı sıra bu işlem sebebiyle bir zararın da gerçekleşmesi gerektiği, izin alınmaması işleminin eksikliği nedeniyle bir zarardan bahsedilemeyeceği, Belediyece bir hizmet satın alındığı ve bu hizmet karşılığında bir ödeme yapıldığı, dolayısıyla 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesi kapsamında kamu zararı oluşmadığından bahisle, ilgili Derneklere ödeme yapılmasından dolayı kamu zararı oluşmayan …TL ile ilgili olarak ilişilecek bir husus bulunmadığı yönünde hüküm verilmiştir.

Sorumluların savunmalarında değindikleri temel hususun, eğitim hizmetinin doğrudan temin yöntemiyle satın alındığı; Daire kararının gerekçesinde de Belediyece bir hizmet satın alınması ve bu hizmet karşılığında bir ödeme yapılması nedeniyle 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesi kapsamında kamu zararı oluşmadığı vurgusunun yapıldığı anlaşılmaktadır.

Bilindiği üzere; 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesine göre, madde metninde belirtilen hallerde, ihtiyaçların ilân yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temini usulüne başvurulabilir. Anılan Kanunun “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde doğrudan temin “Bu Kanunda belirtilen hallerde ihtiyaçların, idare tarafından davet edilen isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek doğrudan temin edilebildiği usulü” ifade ettiği şeklinde tanımlanmıştır.

Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 3 üncü maddesi hükmüne göre;

Harcama talimatı: Kamu ihale mevzuatına tabi olmayan bir giderin idare adına geçici veya kesin olarak ödenebilmesi için giderin konusunu, gerekçesini, yapılacak iş veya hizmetin süresini, tutarını, kullanılabilir ödeneğini, tertibini, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgileri gösteren ve harcama yetkilisinin imzasını taşıyan belgeyi (Örnek: 2),

Onay Belgesi: İhale usulüyle yapılacak alımlarda, kamu ihale mevzuatında standart form olarak belirlenen ihale onay belgelerini; doğrudan temin suretiyle veya kamu ihale mevzuatında belirtilen istisnai alımlarda ise alım konusu işin nev’i, niteliği, varsa proje numarası, miktarı, gereken hallerde yaklaşık maliyeti, kullanılabilir ödeneği ve tertibi, alımda uygulanacak usulü, avans ve fiyat farkı verilecekse şartlarını gösteren ve harcama yetkilisinin imzasını taşıyan belgeyi,

Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı: “Doğrudan temin usulüyle ihale komisyonu kurulmadan yapılacak alımlarda; alımı yapmakla görevlendirilen kişi veya kişilerce yapılan piyasa fiyat araştırması sonucunda alınan teklifleri, uygun görülen fiyat ile yükleniciyi gösteren ve söz konusu kişi veya kişilerce imzalanan tutanağı (Örnek: 3), ifade etmektedir.

Bahse konu Yönetmeliğin; 4 üncü maddesinde; Ödeme belgesinin en az üç nüsha düzenleneceği, ilk nüshasının Yönetmelikte belirtilen eki kanıtlayıcı belgeler ile birlikte istendiğinde Sayıştay’a gönderilmek, ikinci nüshasının ise saklanmak üzere muhasebe birimine verileceği, üçüncü nüshanın da harcama biriminde muhafaza edileceği, kanıtlayıcı belgelerin, kamu harcamalarının belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak yapıldığına ve gerçekleştirildiğine ilişkin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca düzenlenip onaylanan belgeler olduğu belirtilerek, kesin veya ön ödeme şeklinde yapılacak kamu harcamalarında ödeme belgesi olarak bağlanacak kanıtlayıcı belgelerin neler olduğu açıklanarak; bütçeden nakden veya mahsuben yapılacak kesin ödemelerde Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği ekindeki Ödeme Emri Belgesine harcamanın çeşidine göre bu Yönetmeliğin ilgili maddelerinde belirtilen belgelerin kanıtlayıcı belge olarak ekleneceği ifade edilmiştir.

Aynı Yönetmeliğin “Taahhüt dosyası” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında “İhale veya doğrudan temin usulüyle yapılacak her türlü mal ve hizmet alımları ile yapım işlerine ilişkin ödemelerde; onay belgesi, ihale komisyonu kararı, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesine göre doğrudan temin usulüyle ihale komisyonu kurulmadan yapılan alımlarda piyasa fiyat araştırması tutanağı (Örnek: 3) veya söz konusu maddenin (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında tek kaynaktan yapılan alımlara ilişkin olarak ihale mevzuatında belirlenen standart form, sözleşme yapılması halinde sözleşme ve Maliye Bakanlığınca merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri için belirlenen diğer belgeleri kapsayan taahhüt dosyası, ödemeden önce veya ilk hakedişle birlikte biri asıl diğeri onaylı suret olmak üzere iki nüsha ya da taahhüt olunan işin bedeli bir defada tahakkuk ettirildiği takdirde bir nüsha olarak muhasebe yetkilisine verilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Konuya dair ilişikli belgelerin tetkikinden;

21/03/2016 tarihli ve 146 yevmiye numaralı Ödeme Emri Belgesi eklerinin;

-Banka dekontu,

-Gönderme emri,

-Harcama talimatı,

-Talep müzekkeresi,

-Derneğin seminer davetiyesi,

-Fatura,

28/09/2016 tarihli ve 549 yevmiye numaralı Ödeme Emri Belgesi eklerinin;

-Banka dekontu,

-Gönderme emri,

-Harcama talimatı,

-Derneğin seminer davetiyesi,

-Fatura, şeklinde olduğu, yukarıda yer verilen mevzuat uyarınca ödeme emri belgesine eklenmesi gereken “Onay Belgesi” ve “Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı” nın yer almadığı anlaşılmaktadır.

Ayrıca; bahse konu ödeme emri belgeleri eklerindeki Belediyece hazırlanan evrakın hiçbirinde hizmet alımının 4734 sayılı Kanuna göre yapıldığına ilişkin ifadeye rastlanılmadığı gibi, 25-28 Mart 2016 tarihlerinde gerçekleştirilen seminerin ödeme emri belgesi (yevmiye no: 146) 21/03/2016 tarihini, 29 Eylül- 2 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen seminerin ödeme emri belgesi ise (yevmiye no: 549) 28/09/2016 tarihini taşımakta, banka dekontlarına göre de paranın aynı tarihlerde eğitimi düzenleyen derneklerin hesaplarına geçtiği görülmektedir. Başka bir deyişle hizmet yaptırılmadan önce bedeli ödenmiş olup bu durum, 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesindeki kamu zararının belirlenmesinde esas alınacak unsurlardan birisi olan “Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması” hususuna da uygunluk teşkil etmektedir.

Diğer taraftan; 03/11/2016 tarihli ve 635 yevmiye numaralı Ödeme Emri Belgesi ve eklerinin tetkikinden; Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliği uyarınca eklenmesi gereken belgelerde bir noksanlık olmadığı görülmekle birlikte, 06-10 Kasım 2016 tarihlerinde düzenlenen eğitim seminerine ilişkin ödemenin 03/11/2016 tarihinde, eğitimin başlama tarihinden 3 gün önce yapıldığı görülmektedir.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası “Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. (Değişik son cümle: 22/12/2005-5436/10 md.) Giderlerin gerçekleştirilmesi; harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır.” hükmüne amirdir.

Anılan Kanunun 61 inci maddesinde muhasebe yetkililerinin ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde kontrol yükümlülüklerinden birisi de “Ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olması” şeklinde sayılmış olup, belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde sorumlu olacakları ifade edilmiştir.

Diğer taraftan, İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün 2007/26 nolu Genelgesinin 1 inci maddesinde “Mahalli idare birliği, dernek, vakıf, şirket ve benzeri kuruluşlarca düzenlenen eğitim ve benzeri hizmetlere mahalli idare personelinin katılımı ve bütçeden ödeme yapılabilmesi için, söz konusu faaliyeti düzenleyecek kurum ve kuruluşlar tarafından, eğitim veya faaliyet programı, programda görev alacak kişiler, programın uygulanacağı yer ve katılımcı ücreti de belirlenerek önceden Bakanlıktan izin alınacaktır.” 5 inci maddesinde de “İl özel idaresi, belediye ve mahalli idare birlikleri ile bunlara bağlı kurum ve kuruluşlar eğitim faaliyetlerine personel göndermeden önce Bakanlık iznini arayacaktır. Eğitim veren kuruluşlarca gönderilecek izin yazıları, gerektiğinde Bakanlıktan teyit edilecektir. Bundan böyle, Bakanlık tarafından izin verilen eğitim programı ve uygulayıcı kuruluş Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün www.mahalli-idareler.gov.tr internet adresinde ilan edilecektir. Dolayısıyla, Bakanlıktan izin alınmadan yürütülen eğitim faaliyeti için, bu faaliyeti düzenleyen kuruluşa ve personele mahalli idare bütçesinden ödeme yapılmayacaktır.” denilmesine rağmen Bakanlık izni aranılmaksızın ödeme yapılmıştır.

Buna göre; sorumluların kusurlu hareketlerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri üzerine, gerek belge noksanlığı, gerek hizmet yaptırılmadan önce bedelinin ödenmesi, gerekse de mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması sonucu kamu kaynağında azalışa yol açılarak … TL kamu zararına neden olunmuştur.

Yukarıda açıklanan nedenlerle, … … Belediyesinin 2016 Yılı Hesabının 5 inci Dairece yargılanması sonucu düzenlenen 21/02/2018 tarihli ve 54 sayılı İlamın 8 inci maddesi ile verilmiş olan ‘‘ilişilecek bir husus bulunmadığı’’ yönündeki kararın bozularak, yargı raporunda kamu zararı olarak tespit edilen … TL nin sorumlular adına tazmini yönünde hüküm kurulmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.” Şeklinde görüş bildirmiştir.

Sorumluların Cevap Dilekçesi

Sorumlular, kendilerine Başsavcılığın Temyiz Dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir savunma göndermemişlerdir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ;

… … Belediyesinde görevli bazı personelin … Derneği ve … Derneği tarafından düzenlenen seminerlere katılması ve ödeme evrakları içerisinde bu seminerlere ait Bakanlık izni olmamasına rağmen seminerlere ait giderlerin bütçeden ödendiği görülmüş ancak daire tarafından kamu zararı oluşmadığından ilişilecek bir husus bulunmadığına ve fakat Bakanlığına yazılmasına karar verilmiştir.

İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün 21/02/2007 tarihli ve 2007/26 nolu genelgesinde:

“3152 sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 1 ve 2 nci maddelerine göre; mahalli idarelerin yönlendirilmesi, bunlarla ilgili düzenlemelerin yapılması ve bu idarelerin merkezi idare ile olan ilişkilerinin yürütülmesi İçişleri Bakanlığının görevleri arasında bulunmaktadır. Aynı Kanunun 11 inci maddesi uyarınca da; mahalli idarelerin iş ve işlemlerine dair çeşitli kanun, tüzük ve yönetmeliklerle Bakanlığa verilmiş olan görev ye hizmetleri yapmak, takip etmek, sonuçlandırmak ve geliştirmek; mahalli idare yatırım ve\ hizmetlerinin kalkınma planları ile yıllık programlara uygun şekilde yapılmasını gözetmek; mahalli idarelerin geliştirilmesi amacıyla araştırmalar yapmak, mahalli idareler personelinin hizmet içi eğitimini ve uygulanmasını takip etmek ve planlamasını yapmak konusunda Mahalli idareler Genel Müdürlüğü yetkilidir.

Belirtilen kanun hükümlerine istinaden; mahalli idare personeline dönük olarak uygulanacak olan eğitim programları arasında koordinasyonun sağlanması, eğitim ihtiyacının yerinde ve zamanında karşılanması, kamu kurum ve kuruluşlarınca uygulamaya konulan eğitim amaçlı projelerden beklenen verimin elde edilmesi, mükerrer eğitim uygulamalarının önlenmesi ve kamu kaynaklarının yerinde ve etkin şekilde kullanılmasının temini amacıyla; il özel idaresi, belediye ve mahalli idare birlikleri ile bunlara bağlı kurum ve kuruluşların seçilmiş ve atanmış personeline yönelik olarak uygulanan eğitim, kurs, konferans, seminer ve benzeri adlar altındaki faaliyetlerin yürütülmesinde bundan böyle aşağıda belirtilen usul ve esaslara göre hareket edilmesi uygun görülmüştür:

1-Mahalli idare birliği, demek, vakıf, şirket ve benzeri kuruluşlarca düzenlenen eğitim ve benzeri hizmetlere mahalli idare personelinin katılımı ve bütçeden ödeme yapılabilmesi için, söz konusu faaliyeti düzenleyecek kurum ve kuruluşlar tarafından, eğitim veya faaliyet programı, programda görev alacak kişiler, programın uygulanacağı yer ve katılımcı ücreti de belirlenerek önceden Bakanlıktan izin alınacaktır.

5. İl özel idaresi, belediye ve mahalli idare birlikleri ile bunlara bağlı kurum ve kuruluşlar eğitim faaliyetlerine personel göndermeden önce Bakanlık iznini arayacaktır. Eğitim veren kuruluşlarca gönderilecek izin yazıları, gerektiğinde Bakanlıktan teyit edilecektir. Bundan böyle, Bakanlık tarafından izin verilen eğitim programı ve uygulayıcı kuruluş Mahalli idareler Genel Müdürlüğünün www. Mahalli-idareler.gov.tr internet adresinde ilan edilecektir. Dolayısıyla, Bakanlıktan izin alınmadan yürütülen eğitim faaliyeti için, bu faaliyeti düzenleyen kuruluşa ve personele mahalli idare bütçesinden ödeme yapılmayacaktır.

Bilgilerinizi ve iliniz dâhilinde bulunan mahalli idarelere gerekli duyurunun yapılarak uygulamanın titizlikle takibini rica ederim.” denilmektedir.

Genelgenin 1. ve 5. maddelerinde belirtilen hükümlere göre Mahalli idarelere Hizmet Derneği ve Kamu İdarelerini Geliştirme Derneği tarafından düzenlenen eğitim seminerine mahalli idare personelinin katılımı ve bütçeden ödeme yapılabilmesi için söz konusu faaliyeti düzenleyecek kurum ve kuruluşlar tarafından, eğitim veya faaliyet programı, programda görev alacak kişiler, programın uygulanacağı yer ve katılımcı ücreti de belirlenerek önceden Bakanlıktan izin alınması gerektiği açıktır.

Yapılan incelemede ödeme evrakları ve ekleri arasında Bakanlıktan izin alındığına dair bir belge bulunmadığı görülmüştür.

Diğer yandan savcılığın “Ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamamlanmamış olması, mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması konularındaki itirazları doğru olmakla beraber belge eksikliğinin kamu kaynağında azalışa neden olan bir kamu zararı sonucu doğurmaması, hizmet alınmadan ödemenin yapılmasının da sonuç itibariyle hizmetin alınmış olması nedeniyle kamu zararı oluşturmadığı anlaşılmaktadır.

Konu savcılığın belirttiği hususlar yönüyle mevzuata aykırı olmakla birlikte kamu zararından bahsedebilmek için mevzuata aykırılığın yanı sıra bu işlem sebebiyle bir kamu zararının da doğması gerekmektedir. Bu noktada seminer bedelinin kurum bütçesinden karşılanmasının mevzuata uygun olup olmadığının ve bu nedenle bir kamu zararının doğup doğmadığının incelenmesi gerekmektedir.

6245 sayılı Harcırah Kanununun “Kanunun şümulü ” başlıklı 1 inci maddesinde; “ a) Umumi Muvazeneye dâhil dairelerle mülhak ve hususi bütçeli idareler (Köy bütçeleri hariç) ve bunlara bağlı sabit ve mütedavil sermayeli müesseseler;

(-) ;

Tarafından ödenecek harcırah bu kanun hükümlerine tabidir. ”

“Yurtiçi ve yurtdışında kurslara katılanlara verilecek gündelik” başlıklı 37 nci maddesinin birinci fıkrasında; “Mesleki bilgilerini artırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açılan kurs veya okullara gönderilenlere, bu Kanuna göre geçici görev gündeliği verilir. ”,

“Muvakkat vazife harcırahı (Yol masrafı ve yevmiye)” başlıklı 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Aşağıda gösterilen memur ve hizmetlilere muvakkat vazife harcırahı olarak yol masrafı ile yevmiye verilir ve hamal (Cins ve adedi beyannamede gösterilmek suretiyle) bagaj ve ikametgâh veya vazife mahalli ile istasyon, iskele veya durak arasındaki nakil vasıtası masrafları da ayrıca tediye olunur: ” denilmek suretiyle mesleki bilgilerini artırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açılan kurs veya okullara gönderilenlere, geçici görev yolluğu (yol masrafı ve yevmiye) ödenmesi hüküm altına alınmıştır.

4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 1, 2 ve 4 üncü maddelerinde yer alan hükümler uyarınca, il özel idarelerinin mesleki eğitim hizmetlerini, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine göre temin edebilmesine imkân verilmektedir.

Bu durumda, İdarenin, kendi imkânlarıyla temin edemediği mesleki eğitim hizmetlerini, hizmet alımı yoluyla sağlaması imkânı bulunmakla beraber, eğitime katılan personele ilişkin barınma, yiyecek ve ulaşım hizmetlerinin ise 6245 sayılı Kanun hükümlerine göre geçici görev yolluğu ödemek suretiyle karşılaması gerekmektedir.

Katılımcıların, her şey dâhil tam pansiyon ve açık büfe sistemiyle ağırlandığı konaklama bedelini de içerecek şekilde adı geçen Derneğe toplam … TL ödeme yapıldığı görülmüştür. Oysa yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca; seminer hizmeti için 4734 sayılı Kanuna göre ayrıca ödeme yapılması, konaklama ve yemek bedelleri için ise 6245 sayılı Kanuna göre ödeme yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla, konaklama ve yemek hizmetinin, seminer hizmeti kapsamında alınmaması ya da bu kapsamda alındığı takdirde harcırah/ mukabili olarak konaklayanlara ödettirilmesi gerekmektedir.

Bu itibarla 6085 sayılı Kanunun 26. maddesi hükmü gereğince Başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlamış olması suretiyle; 6245 sayılı Kanun uyarınca ödenmesi gereken bedeli aşan miktarın kamu zararı oluşturması nedeniyle 54 sayılı ilamın 8. Maddesiyle verilen hükmün yeniden hüküm tesisini teminen BOZULARAK dairesine tevdiine, oyçokluğuyla( üyeler …, …, …, …, …, …, …, …’ın karşı oylarıyla)

Karar verildiği 19.12.2018 tarih ve 45451 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

Karşı oy gerekçesi

Üyeler …, …, …, …, …, …, …, …’ın karşı oy gerekçeleri

İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün 21/02/2007 tarihli ve 2007/26 nolu genelgesinin 1. ve 5. maddelerinde belirtilen hükümlere göre Mahalli idarelere Hizmet Derneği ve Kamu İdarelerini Geliştirme Derneği tarafından düzenlenen eğitim seminerine mahalli idare personelinin katılımı ve bütçeden ödeme yapılabilmesi için söz konusu faaliyeti düzenleyecek kurum ve kuruluşlar tarafından, eğitim veya faaliyet programı, programda görev alacak kişiler, programın uygulanacağı yer ve katılımcı ücreti de belirlenerek önceden Bakanlıktan izin alınması gerektiği açıktır.

Yapılan incelemede ödeme evrakları ve ekleri arasında Bakanlıktan izin alındığına dair bir belge bulunmadığı görülmüştür.

Diğer yandan savcılığın “Ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamamlanmamış olması, mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması konularındaki itirazları doğru olmakla beraber belge eksikliğinin kamu kaynağında azalışa neden olan bir kamu zararı sonucu doğurmaması, hizmet alınmadan ödemenin yapılmasının da sonuç itibariyle hizmetin alınmış olması nedeniyle kamu zararı oluşturmadığı anlaşılmaktadır.

Konu savcılığın belirttiği hususlar yönüyle mevzuata aykırı olmakla birlikte kamu zararından bahsedebilmek için mevzuata aykırılığın yanı sıra bu işlem sebebiyle bir kamu zararının da doğması gerekmektedir. Bakanlıktan izin alınmaması işleminin eksikliği nedeniyle ya da belge eksikliği ve hizmet alınmadan önce yapılan ödeme de sonuç itibariyle Belediye tarafından bir hizmet satın alınmış olduğundan kamu zararı teşkil edecek eksiklikler değildir. Dolayısıyla 5018 sayılı Kanunun 71. maddesi kapsamında bir kamu zararı söz konusu değildir. Ancak bu eksikliklerin Bakanlığa yazılması ve sorumlulara idari yönden uygulanacak yaptırımlarla bundan sonra bu tarz eksikliklerin önüne geçilmesi mümkündür.

Bu itibarla, … … Belediyesinde görevli bazı personelin … Demeği ve … Demeği tarafından düzenlenen seminerlere personellerin katılması ve ilgili Derneklere ödeme yapılmasından dolayı kamu zararı oluşmadığından daire tarafından 54 sayılı ilamın 8. Maddesiyle verilen kararın TASDİKİNE karar verilmesi gerekir.

 


Benzer Yazılar


İhaleSoruCevap İstatistikler


Analiz

Makale

Sayaç

Karar

Soru Cevap